Suriye’nin geleceği…

Suriye olayının temelinde de Irak’ta olduğu gibi Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) vardır. Bilindiği gibi bu proje Ortadoğu’da mevcut devletlerin sınırlarının küçültülerek yeni küçük devletler oluşturulmasını böylece emperyalist egemenliğin Ortadoğu’da daha kolay sağlanmasını hedeflemektedir.
Bu hedefe ulaşmak için Ortadoğu’dan başlatılacak bir üçüncü dünya savaşı riski de göze alınmış gibi görünmektedir. Böyle bir riski göze almanın en önemli sebebi de Ortadoğu petrol yataklarıdır. ABD’nin dahi kendi kaynaklarından ülke ihtiyaçlarını ancak 30-40 yıl daha karşılayabileceği söylenmektedir. Bu durumda da böyle bir riskin göze alınabileceği de hayali olmaz. Kaldı ki dünya nüfusunun hızla artıyor olması, her geçen gün ekilecek alanların azalıyor olması da bu riski tetikleyecek en önemli etkendir.
Suriye’de bugün hem ABD ve hem de Rusya etkin durumdadır. İran Rusya’nın yanında yer alarak çıkarlarını koruma gayretinde. Esad ise Rusya’yı arkasına alarak rejimi ve kendi yerini korumaya çalışmaktadır. Bu durumda Türkiye’ye Allah yardımcı olsun.
 Gelinen noktada Suriye artık bütünlüğünü koruyamaz. Bu durumda ülkemizin bütünlüğünü korumak için çok dikkatli olmamız gerekiyor. Suriye’nin kuzeyinde oluşan Kürt kantonları bir vakıdır. PYD hem PKK’nın uzantısı ve hem de ABD’nin müttefiki durumundadır. PKK gücünün önemli bir bölümünü PYD bölgesine tahsis etmiştir. Bu nedenle kendini hissettirmek için eylemlerini şehir merkezlerinde gerçekleştirmektedir. Azalmış gibi görünen gücüne dikkat edilmelidir.