Çok ilginç!

Avrupa ülkelerinin başlıca olanlarında bile, devletin yatırım harcamaları kısıtlanıyor, projeler etkileniyor.
Türkiye, tam gaz!
Her alanda yatırım var.
Özellikle…
Güveni, konforu ve zamanı gözeten ulaşım projeleri, dikkati çekiyor. Çift yönlü; ayrık şehirlerarası yollar ve hızlı tren projeleriyle de, yılların hizmet açığına el atılmış oluyor.
İstanbul!
Seferberlik süreci yaşıyor.
Olimpiyatlara da hazırlatılan dünya kentinde, özellikle dönüşüm ve yeni kentleşme modeliyle kentin yükü, il sınırına planlı ve organize şekilde dağıtılıyor.
Kanalistanbul projesi, mevcut kent kümelenmesini daha fazla yükten kurtarmak ve var olan baskıyı bertaraf etmek bir çözüm ve cazibe formülü olarak yorumlanabilir.
MarmaraRay projesi de, İstanbul’un iki yakasını denizin altından birleştirecek olan bir başka muazzam çözüm olacaktır.
İstanbul için 3. ve en büyük havalimanı, Boğaziçi’ne 3. köprü ve İzmit Körfezi’ne köprü projeleri ise, hükümet politikasıyla kentsel çözümlen için büyük düşünmenin bir başka yeni örnekleridir.
Böylesine bir büyük atılım politikası, büyük düşünme ve büyük hedeflere rağmen, Marmara’nın aşağısındaki 4. büyük kent Bursa da, haklı beklentiler taşımaktadır.
İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Necati Şahin, daha önce açıkladıkları bir öneriyi, dün basın toplantısıyla bir kez daha gündeme getirdi.
Bursa’ya yapılacak demiryoluna rağmen, İstanbul’a başka kentle olabilecek demiryolu bağlantısının İzmit Körfezi’nden yapılabilmesi önerisi, kaderine bırakılmıyor.
İzmit Körfezi’ndeki köprü projesine, vazgeçilen demiryolu hattının yeniden iliş-tirilmesi, Bursa’nın hızlı trenine temel atma töreniyle de sürpriz bir şekilde kürsüye taşınmıştı.
Çünkü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, törende, Bursa’nın da özel konumuna dikkati çekerek, gereklilik vurgusunda bulunmuştu.
Kanalistanbul’la yeni İstanbul yaratılıyor, kentin toprağının ve denizinin altından demiryolu geçirilebiliyor ise, Şahin’in dün anımsattığı öneri de, haklı ve olağan beklenti görüntüsü taşıyor.