Bozbey, böyle isyan etti!

AK Parti, belediyelere önem kazandırdığından, güçlendirdiğinden ve reformlar yapıldığından söz ediyor, ancak…
Belediyelerin işi artıyor, parası artmıyor ve zor yetişiyor. Yıllar öncesinin imar kanunu, yeniden yazılamadı.. Gelir türünü ve artışını sağlayabilecek yasa da çıkarılmadı.
İl Genel Meclisi’nde bu ay Plan ve Bütçe Komisyonu’na havale edilen bir husus, belediyelerin çok önemli bir güncel sorununu gün yüzüne çıkarmamıza neden oldu.
Nilüfer’de, arsası okul kapsamına alınan mülkiyet sahibi, kamulaştırmasız el koyma gerekçesiyle açtığı davayı kazanmıştı. Hükmedilen 3.8 milyon TL tutarındaki tazminatın ödenebilmesi, işleme konuluyordu.
Yeri itibariyle de Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’le konuştuk. Belediye başkanlarının, benzeri konu nedeniyle tepkili ve endişeli olduğunu öğrendik.
İmar planı sil baştan ele alınarak, okul, yeşil alan ve park gibi kamusal hizmet alanları, bedelsiz elde edilir. Arsasının bir bölümüne imar veya ilk halindekinin tamamı karşılığında, aynı imar planı içerisinde farklı yerden mülkiyet ve imar hakkı oluşturulur.
Bozbey, kamusal hizmet alanlarının elde edilebilmesinde, kapsama alınan yerler için 5 yıllık süre tanındığını anımsatırken…
Tanınan zamanda, tanımlanan kamusal hizmete dönüşümün yapılmaması durumunda, ilgili mülkiyet sahiplerince davalar açıldığını söylüyor. Kamusal alan kapsamına yeni alınan yerler için de, davalar açıldığını ifade ediyor.
Kamusal kullanım amacının daha önce 10 yıl olduğunu ve aşağı çekilmesiyle kısa vadede gelişen bir sorun bütünlüğünün yaşandığını belirtiyor.
Yasamaya dayalı tuhaflıktan söz ederek, “Bir yere, örneğin okul ve yeşil alan yapılabilmesinin zamanı, bölgenin koşulları ve gelişimine göre oluyor. Tanınan 5 yıllık sürede de, şayet hiçbir şey yapılmamış ise, kamu kurumları da, davalarla karşı karşıya kalıyor.” diyor.
Arsaları rezerv kamusal alan durumuna getirilen mülkiyet sahiplerinin, şuyulandırma yöntemi ve imar hakkı verilerek, mağdur edilmediklerine de dikkati çekiyor.
Bazı avukatların, özel araştırmalar yaptığını ve mülkiyet sahiplerine ulaştığını anlatıyor.  Örneğin, yeşil alanlarda 10 bin metrekareye kadar ilçe ve 10 bin metrekareden büyüğü için büyükşehir belediyelerinin dava edildiğine değiniyor.
Bozbey, üst yargı kurumunun emsal kararı nedeniyle davaların arttığını dile getirirken, “Bu yılın ilk 3 ayında, 3.5 milyon TL ödemek zorunda kaldık.” diyor.
Yasamada, birkaç cümleyle çözümün sağlanabileceğini anlatan Bozbey, kamusal amaçlı dönüşüme getirilen tanımlamada, fiili uygulama tarihinin esas alınabilmesini gündeme getiriyor.
Belediye başkanlarının, konuyu daima Ankara’ya iletmesine rağmen, beklenen adımın atılmadığını da vurguluyor. Belediyelerde, ciddi mali sorun oluşabileceğinden söz ediyor.
Gelişen bir ilçenin belediye başkanı, işte böylesine isyan ediyor ve iktidarın kulak vermesi için de uyarıyor.