Tarih yazmaya var mısınız?

Kadınlar CEV Challenge Cup'ta dananın kuyruğu yarın kopacak. Büyükşehir'in Sultanları, Yunanistan'dan 3-2'lik mağlubiyetle dönse de şampiyonluk için Olympiakos'tan çok daha şanslı. Çünkü kaderini taraftarı önünde çizecek. Ev sahibi olmanın, hele ki ateşli bir taraftara sahip olmanın sonuçlarını Atina deplasmanında ziyadesiyle gördük. Ölüyü dirilttiler resmen. Maçın başında yaptıkları koreografiyle kupayı ne kadar istediklerini belirttiler, karşılaşma boyunca da (özellikle 2. setten sonra) takımlarını ayağa kaldırıp, maça ortak ettiler. Sultanlar, bu cehennemde maça o kadar rahat başladı ki ilk 2 sette Yunanlılar ne olduğunu anlayamadı. Ancak hakemlerin kritik anlardaki tartışmalı kararları, Özge'nin paslarına çalınan düdükler, Coach Jan De Brandt'ın takımdaki bazı taşların yerini değiştirmesi ve üst üste gelen bireysel hatalar; Olympiakos taraftarının ateşini yükseltmesiyle birleşince işleri bir anda terse döndürdü. Her ne kadar 2-0'dan 3-2 kaybetmek demoralize etse de set ve seyirci avantajı Büyükşehir'den yana. Challenge Cup'ın önümüzdeki seneyle birlikte kaldırılması gündemdeyken, 2015 yılında Avrupa'da tarih yazan Büyükşehir, yarın kupayı kazanması halinde 'son şampiyon' olarak da yine tarihe geçebilir. Tabii bunun için herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor. Yunan basınının bile merakla sorduğu Bursaspor'un Teksas grubu salonda yerini alacak mı bilinmez ama asıl cehennemi yaşatmak için Bursalı voleybolseverler saat 16.00'da Cengiz Göllü'ye koşmalı...
***
Kadın voleybolunda 4 senedir Avrupa gediklisi olan Büyükşehir gibi gelecek sezon yurt dışına açılmak isteyen İnegöl Belediyespor, erkek voleyboluna yeni bir soluk katmak için kararlı. Her yıl üzerine koyarak adım adım ilerliyorlar. Yapılan planlamalar ve istikrarlı yürüyüş herkese örnek olacak cinsten. Baraj etabındaki performansıyla Sultanlar Ligi'nde kalmayı başaran Nilüfer Belediyespor'un da gelecek sezonla ilgili yapacağı planlama merak konusu. Fırtınalı bir ortamda göreve gelen Başantrenör Inessa Korkmaz'ın sözleşmesindeki opsiyon kullanılmadı. İnessa'yla yolların ayrılması bir yana, gemiyi zor da olsa limana yanaştırmayı başaran antrenörü sezon sonu yemeğine çağırmayıp, bir teşekkür dahi etmeden göndermek, daima gülümseyen Nilüfer'in kimliğine uygun olmamış. Düşme korkusunu bir daha bu kadar yakından hissetmemek için hatalardan ders çıkarmak gerek.