CHP, Bursa’da Tayan’dan sonra Şahin’le yeni bir ilki yaşıyor

Özellikle;
Deniz Baykal sonrasında Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte yeni bir strateji izleyen CHP, çoğu örnekte olduğu üzere geçmişe göre farklı bir tablo çiziyor.
Öyle ki;
Baykal döneminde İstanbul’da metazori yapılan çarşaf açılımı, Kılıçdaroğlu döneminde, türbanla daha içten yapılıyor.
Öyle ki;
Kılıçdaroğlu, yaklaşan seçimde hem başörtülü adaylar göstereceklerini söylüyor, hem de her defasında eski merkez sağın (DYP ve ANAP) mensuplarına ve sempatizanlarına “CHP’ye gelin” çağrısı yapıyor.
Zaten görünen de;
CHP’nin merkeze veya merkez sağa yakınlaşmak istediği yönünde.
Ne var ki;
Bu yakınlaşma, CHP’liler arasında da görüş ayrılığına yol açıyor.
Kimileri;
CHP’nin sol çizgiden ayrılmaması gerektiğini, diğer düşünce grupları ile aralarında farklılıklar bulunduğunu söylüyor.
Kimileri de, hiç kimsenin ötekileştirilmeden CHP çatısı altında buluşabilmesinin zamanının geldiğine inanıyor.
İşte;
Bursa’da da süren bu tartışmalar içinde, İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Necati Şahin’in adaylığı, CHP’nin Bursa tarihinde bir ilki de beraberinde getirdi.
Yasa gereği;
Şube başkanlığından istifa eden Şahin’in CHP’nin Büyükşehir adaylığı artık kesin gibi.
Şahin bugüne değin sol politikalar ile, dolayasıyla da CHP’nin yanında hiç olmadı.
Tam tersine merkez sağ ekolü ile tanındı, sağın etkin STK başkanlarından biri olarak görüldü.
Ne var ki;
Şahin’in CHP’den Büyükşehir adaylığının kesinleşmesine artık günler kaldı.
Ve bu da bir ilk oluyor.
Hatırlanacağı üzere;
12 Haziran 2011’deki genel seçimler öncesinde, merkez sağın Bursa’daki etkin isimlerinden eski bakan Turhan Tayan, CHP’nin Bursa milletvekili sırasına konulunca da benzer tartışmalar yaşanmıştı.
CHP’li olmayan Tayan, milletvekili adaylığıyla bir ilki yaratmış ancak sonradan Tayan’ın katkısı görülmüştü.
Şimdi de;
CHP’li olmayan Şahin, belediye başkanlığı adaylığıyla başka bir ilki yaratıyor.

Bu gidişle Bursa’nın 4. başkanını görecek

Tartışmayı;
CHP’nin eski yöneticilerinden Ali Küçüksarı açtı.
Fotoğraf, Fevzi Çakmak Caddesi’nde, Emniyet Müdürlüğü’nün karşısındaki inşattan.
Bina;
1999-2004 döneminin DSP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Erdoğan Bilenser döneminde otopark olarak inşa edilmeye başlandı.
Ardından;
2004-2009 döneminde ise Hikmet Şahin’in başkanlığında, bina, Alman Hastanesi yapılmak üzere Azmi Ofluoğlu’nun sahibi olduğu gruba kiraya verildi.
Ne ilginç ki;
O zaman başlayan inşaat, Recep Altepe başkanlığındaki 2009-2014 döneminde de bitmek bilmedi.
Keza;
Grupta mali sorunlar başladı ve gruba ait hastanelerden Bursa’daki Vatan Hastanesi de kapandı.
Haliyle soruyor CHP’li Küçüksarı.
Böyle giderse inşaatın, 4. büyükşehir belediye başkanını da göreceğini söyleyen Küçüksarı, belediyeye ait bu inşaatla ilgili nasıl bir yaptırım uygulandığını, ne kadar kira alındığının da bilinmesini istiyor.

‘Atatürk cezası’ acaba sürekli denetimde mi?

Hafta içinde;
Altıparmak Caddesi’nden Stadyum’a doğru giderken trafik polisi tarafından durdurulup, 77 lira para cezası yazılan taksi, Türkiye’nin de gündemine oturdu.
Bunun da nedeni, sıradan bir trafik cezası olmaması.
Taksinin;
Kaputunun üzerinde bulunan Atatürk resmi.
Polisin zorlamasına rağmen çıkartmayı aracından sökmeyen taksi sürücüsüne sonra da para cezası kesildi ve tartışması da TBMM’ye kadar gitti.
Kesilen ceza kanuna göre doğru görünüyor.
Çünkü;
Trafik Kanunu’nun 26 maddesine göre, araçların üzerindeki her türlü reklam, yazı, resim, sembol, ilan, flama, hatta bayrak yapıştırmak için izin gerekiyor, bu iznin ruhsata işli olması gerekiyor.
Ancak...
Bursa’da izinsiz giydirilmiş, yani üzerindekiler ruhsata işlenmemiş pek çok reklamlı araç varken, ve kanun bunları kapsarken, böyle hassas bir dönemde, polisin sadece Atatürk’ü görmesi bir yana, Atatürk’ün bu ülkenin kurucusu olduğunun da unutulması, doğal olarak hayli manidar görünüyor.

Bu seçimin parti rekoru onda!..

Birkaç gün önce eller sıkıldı.
Demokrat Parti’nin çiçeği burnunda İl Başkanı Üstün Tunalıgil, Karacabey Belediye Başkanı Ergun Koç’un yanına giderek teklifini yaptı ve eller sıkıldı.
Hatırlanacaktır;
Ergun Koç, 2009’daki son yerel seçimi AK Parti’nin adayı olarak kazandı.
Yaşanan sıkıntılı süreçte partiden ihracı istenince, kararı beklemeden istifa etti.
Uzun süre bağımsız kaldı.
Kısa bir süre önce de MHP’nin teklifiyle MHP’ye geçti, kurt işaretiyle basına poz bile verdi.
Ancak MHP’nin kendisini aday göstermeyeceğini öğrenince MHP’den de istifa etti.
Yine bağımsız kaldı.
Şimdi de;
En eski partisi DYP/DP’ye dönme kararı aldı.
Karar daha çok sıcak.
Bu yeni hafta da işlemler resmiyet kazanacak ve Koç, DP’nin kesin adayı olarak seçime girecek.