Söyle başkan Bizde mi battık?

Başkan İbrahim Yazıcı önce gözlük, saç ve başla on dakika uğraşıp, “Transfer ne olacak ?” sorusunu mikrofonlara on saniyede şöyle cevaplıyor:

“Bizim de beklentimiz var”
Sonra Ertuğrul Sağlam geliyor, diyor ki:
“Gençler bizi memnun etti”
İyi güzel de Samet Aybaba’da aynı şeyleri söylüyor.
Beşiktaş battı. Peki bizde mi battık?
Söyleyin başkan, söyleyin ey hoca.
Bu nasıl iştir? Hazırlık kampı bitti bir tane transfer yok. Bu Bursaspor ne iş yapıyor? Orduspor bile İspanya’dan Karadeniz’e konteynır ile futbolcu gönderiyor. Deniz ürünü değil, hepsi araştırma mahsulü.
Birde Bangura’ya bakalım. Gariban Macar’a ve boş kaleye bile atamıyor.
Söyle başkan;
Hakikaten bizde mi battık?

MANCHESTER'DA BİR MORNİNG
Bursaspor'daki transfer gelişmelerini takip ederken, her ne hikmetse aklıma eski ama ünlü bir reklam filmi geldi:
New York'ta bir morning.
Cola Turka'nın ilk çıkış günleri. Ünlü aktör Chevy Chase'nin başrolde olduğu bir reklam filmi bu. New York'ta geçen olaylarda Chevy'nin arkadaşının cafede söylediği sözler hala kulaklarda:
"Yenge nasıl?"
"Sergen'i seyrettin mi?"
"Bendensin"
Hele raklamın sonunda kapının önünden geçen seyyar satıcının bağırmaları:
"Patates, soğaaaan"
Cola Turka'nın bu nefis reklamını unutmak mümkün değil.
Aynen, "Manchester'da bir morning"te olduğu gibi.

İSKOÇYA VE TÜRKİYE FARKI
Bir mukayese daha. 139 yıllık olan ve İskoç'yanın en ünlü kulübü Glasgow Rangers vergi borcu nedeni ile 1.Lig'e düşürüldü ama diğer kulüpler bunu kabul etmedi. 30 kulübün katıldığı oylama sonucunda 25'i 3.Lig'de oynamasına karar verdi.
Hiç biri demedi ki; "Rangers köklü kulüp, her maç 50 bin taraftarı var, o giderse batarız. Lig'in marka değeri biter. Dünyaca ünlü Old Firm derbisi de en az 3 yıl oynanmayacak, aman bu işi kapatalım, yumuşatalım"
Ya ne dediler:
"Önce prensipler ve ahlak, para sonra gelir"
Bizdeki TFF ve kulüplerin çoğunluğu ise ne yaptı:
"Önce para, prensipler ve ahlak anca gider"