O zaman bizim de bir sözümüz daha var

“Sen doğru adayı desteklemediysen biz ne yapalım. Kabullen.Neden bu kadar saldırıyorsun?”
Bu sözler 17 Nisan’da Bursaspor Başkanı Erkan Körüstan’a ait ve bizleri kastediyor.
Hani halk arasında amiyane tabirle “Doğru adaya dikiz” derler ya.
Ortada maddi manevi yerle bir olmuş bir Bursaspor varken ve zamanı dolmadan ceketi giyip giderken, kendisinden nasıl “Doğru aday” diye bahsedebiliyor, hayret doğrusu.
Öncelikle şu konuya açıklık getirmek lazım.
Kesinlikle Bursa Hakimiyet’e bir patron baskısı olmamıştır. Ben 24 yıldır bu gazetedeyim ve bir kez patron tarafından “Bu böyle olacak” diye bir uyarı görmedim, yaşamadım. Gazetesine karışmayan bir patron ile çalıştığımızı basın camiası da iş dünyası da çok iyi bilir. Hele hele Bursaspor söz konusu olduğunda taraf olmaktan kaçınan bir patron ile çalıştığımız için herkes bize imrenir.
17 Haziran 2013 Bursaspor  kongresinde Hayri Yazıcı’ya yakın arkadaşları oy vermiş ve o tarihten itibaren de kimse kimseyi görmemiş ve herkes işine gücüne dağılmıştır.
Asla ve asla “Bunları yıpratın” diye bir görüş ve talimat söz konusu olmamıştır.
Ancaaak! Madalyonun bir de öbür yüzü var.
18 Haziran 2013 Haziran sabahı saat 8.30’dan itibaren Körüstan ve ekibinin “ Özlüce rezaletler zinciri” başlamıştır.  8.30’da yapılan bir atamadan 15-20 dakika sonra gazeteye telefonlar yağmaya başlamış ve “Yazıklar olsun, elim kırılsaydı da Körüstan’a oy vermeseydim” tepkileri daha ilk dakikadan itibaren tüm Bursa’ya yayılmıştır.
Bursaspor’u bir amatör kulüp gibi gören zihniyetin, sürekli hata yapacağı daha baştan belli olmuştur. Bugünkü durum da zaten ortadadır.
Bursa Hakimiyet bunu bildiği için daha ilk günden itibaren uyarılara başlamıştır ve bundaki haklılığı da bugün zaten ortadadır. Başkan Körüstan ise devamlı kötüye gidişi göremediği gibi dikkati başka yerlere çekmeye çalışmıştır.
Halbuki, bu danışman ekibini Bursa Hakimiyet kurmamıştır. Bugün yarı fiyatına satılması bile zor olan kadroyu ve 4’er yıllık mukaveleleri Bursa Hakimiyet yapmamıştır. Taraftarı karalarken, aynı cezaları Bursa Hakimiyet almamıştır. Hele hele TFF ve bankalardan Bursaspor’un geleceğine ipoteği de Bursa Hakimiyet koymamıştır. Voyvodina ve Galatasaray’a göz göre göre yenilen, koca şehri     amaçsız bırakan da Bursa Hakimiyet değildir. Daum’u getirip kovan, Kazım’a sarılıp atan da bizler değiliz.
Bütün bunların olacağını bilen ve uyaran bir medya nasıl oluyor da Başkan Körüstan tarafından Bursaspor düşmanı ilan ediliyor?
O zaman bizim de bir sözümüz daha olacak:
“Küme düşürenler ittifakı Bursaspor’u bu hale getirdi  ama bu enkaz nasıl kalkacak?”