Marka değeri tavan yaptı!

Süper Final mi, süper rezalet mi?  Marka değerini yükseltmekten bahsederken, futbolumuza köpek mamaları markası da girecek neredeyse.
Belediye temizlik ekipleri, çakmak tamircileri de işin cabası.
Futbol futbol olmaktan çıktı, özel bir insan avı operasyonuna döndü.
Sadistçe.
Belki “Caner’in gözünü ilk ben çıkaracağım” yarışmaları, hatta bahis oyunları bile yapılıyordur tribünlerde.
Yeter artık.
Binlerce polis, yüzlerce güvenlik ve kamera süs için mi konuyor statlara? Neden ibret-i alem için anında yakalanıp içeri atılmıyor taşı çakmağı sahaya indirenler?
İlla ki Cezayir’deki gibi futbolcu ölmesi mi bekleniyor? Artık bu yöneticilerin susturulması, birbirini döven, sahayı taşlayanın cezaevini boylaması zorunlu hale gelmiştir Türkiye’de.
Yoksa yaptıkları yanına kâr kalanların yeni anarşileri mutlaka can yakacaktır bu ülkede.
O zaman ağlanıp sızlanmaya ‘Ah vah’ çekmeye kimsenin hakkı olmayacaktır.
Biz “Bursaspor iyi değil” derken gördük ki Galatasaray da hazır değil. Orta sahası ve pas trafiği tam bir rezalet. Bursaspor için büyük bir avantaj bu ama faydalanmak için de önce istemek gerek.
Süper Kupa ile ilgili bir sözüm daha var. Maçın naklen yayınında yorumlar yapan Erman Toroğlu tereyağlı, cacıklı saçmalıklarına bir büyük gaf da ekledi.
Maçın küçük stada alınması ile ilgili tepkilere “Her şey para değil” dedi.
İyi de Erman Bey, eşi, kardeşi, babası ölmüş bir aile, akşam olunca sofrasına nasihat mi koyup yiyecek?
Sen Bodrum’da bedava mı kalıyorsun?