Kalfa yapımı sıralı cinayet

Antep’te kötülük yarışı atbaşı giderken, Özkalfa soktu burnunu, yaktı Bursaspor’u.
Tam bir hakem faciası.
Rezalet penaltı yetişmiyormuş gibi bir de rezalet kırmızı kart.
Moda oldu ya. o da Bursaspor’u 10 kişi bırakmayı kafaya koymuş, öyle çıkmış sahaya.
Ghilas’ın şutu direkten dönüp, Erdem’in göğsüne çarptığını herkes gördü ama Tolga Özkalfa görmek istemedi. 10 m önündeki pozisyonu, 60 m arkadaki adama dönüp niye soruyorsun be arkadaş?
O zaman niye tutuyorsun elinde o düdüğü. Koy kenara, atla minibüse çek git memleketine.
Bir daha da gözükme ortalarda.
Hadi diyelim, Erdem’in eline çarptı. Kasıt yok, top direkten sahaya dönüyor, gol pozisyonu da yok. Olsa olsa sarı kart olur. Kaldı ki penaltı da yok, kart da yok.
Ancak Bursaspor yine 10 kişi.
Hep 10 kişi ile nereye kadar? Bir dayanırsın, iki dayanırsın, sonunda bıkar havlu atarsın.
Bursaspor da öyle. Zaten kötü gününde ama 11’e 11, Gaziantep’in galibiyete gitmesi, Uludağ kadar uzak.
Helal olsun kaleci Harun’a. Kurtardığı penaltılara bir yenisini daha ekledi. Dedik ya, uçan Hollandalı değil, uçan Menemenli.
MHK bu yanlışların takipçisi olmak zorunda.
Özkalfa, mutlaka okkalı bir ceza almak zorunda.
Bu maça kadar doğru dürüst şut atamayan Antep’te bu defa Ghilas’ın yatarak vole atması da bir başka şanssızlık ama Bursaspor’un bilhassa orta sahada silik kalması, yine Batalla’nın kafası ile 41’de gelen gole kadar yokları oynaması da bir başka gerçek.
2.yarı can havli ile bastıran ev sahibinin bu baskısına, “Eksik kalma” ezikliği ile dayanılamayacağı belliydi.