Daum’un talihsizliği

Hem camianın hem de Daum’un talihsizliği.
Bursaspor, ilk defa böylesine rezaletin ve laçkalığın diz boyu olduğu bir hazırlık devresinden sonra Lig’e giriyor.
Kulüp içinde herkesin birbirinin altını oyduğu ama yüze güldüğü bir dönemde, zavallı bizler yine de bir ümitle Avrupa’da tur bekledik.
Aslında “Hüsran”ı sahneye koyanlar sadece Vojvodinalılar değilmiş.
İçimizden de yardım gitmiş.
Bilet çabuk kesilsin diye.
Şimdi Daum geldi.
Onun transferleri olmadığı için,”Ne yapabilir?” sorusu akla gelebilir ama, öncelikle Alman disiplininin Bursaspor kapısından içeri gireceğine sevinmek lazım. Hiç olmazsa duvarlardaki “Kör tuttuğunu seviyor” yazısı kalkacak.
Daum, Bursa’ya gelmeden önce, Türkiye’deki eski bir dostunu aramış, buradaki hava raporunu almış. Mutlaka bu takımın öncelikli sorunlarını çözmeye çalışacaktır.
Eskişehir maçı da, çalkantılı bir döneme denk geldi. İnsanlarda heves bırakmadılar ama, yine de bir ümit. Bu maçta Ertuğrul Sağlam’ın da üzülmesini istemeyiz. Bizim gönlümüzde onun yeri ayrı.
Onun için en iyisi beraberlik.

DİVAN DA TAM DİVAN

Bursaspor Divan Kurulu yaşanan olaylardan sonra birlik çağrısı yaptı.
“Dağlar kuşlar, bayırlar, yürüyelim arkadaşlar” cinsinden.
Ortalık pis kokulardan geçilmiyor, o ne olacak?
Divan da işine geldiğine göre hareket ediyor.
Ertuğrul Sağlam ile demeç savaşları yaparken Ocak 2012’de Divan Başkanı Kadir Şankaya şöyle konuşmuştu:
“Bence teknik heyet transfer konusunda sınıfta kalmıştır. Başkan ve yönetim şapkasını önüne koymalıdır”
Şankaya bunları sezon ortasında ve Trabzonspor maçından 1 gün önce söylemişti.
Demek o zaman birliğe ihtiyaç yoktu veya bir başkası, birlik istemiyordu. Demek şimdiki yönetim transferde sınıfta kalmadı.