Çözüm bulmak o kadar zor muydu?

Kesinlikle işin bu boyuta gelmemesi, getirilmemesi gerekirdi.    İbrahim Öztürk’ten bahsediyorum. 1 milyon lira alacağı için kulübe ihtar çekip TFF’ye başvuran İbrahim, yıllarca bu kulübün formasını giymiş, kaptanlık yapmış, şampiyonluk yaşamış bir futbolcu.
Böyle ayrılık, böyle restleşme olmamalıydı. Hele hele UEFA takibi devam ederken.
Vefa, İstanbul’daki bir bozacının tabelasında kalmamalı. Hayat gerçekleri içinde de yer almalı.
Bursaspor’daki yeri ayrı olan futbolcular arasında bulunan İbrahim Öztürk ile mutlaka karşılıklı anlayış ile konuya yaklaşarak çözüm bulmak o kadar zor muydu?
Yöneticilik sadece kredi bulmak, para harcamak, ön planda bulunmak olmamalı.  

ÜLKE FUTBOLU RAHAT EDERDİ

Bizdeki karamsar havaya teknik adamlar da birer birer katılmaya başladı.
“Bu Lig’in gerçekten bir anlamı kalmadı” derken boşuna söylemedik.
Boşalan tribünleri doldurmak için her hafta demeç üstüne demeç verenler de sonunda pes etti. İşte Tolunay Kafkas:
“Ben ülkeden de, ülkemin insanından da umudu kestim. Türkiye’de insanların kişiliğine, doğruluğuna ve dürüstlüğüne saygı gösterilmiyor”
İşte Ertuğrul Sağlam:
“Benim Türk futbolundan ümidim kopuyor”
Bunlara mutlaka yarınlarda yenileri eklenecektir. Futbol denince akan suların durduğu bir ülkede işler nerden nereye geldi. Aklımızın ucundan bile geçer miydi maçların 3-5 bin kişiyle oynanacağı, teknik adamların böyle demeçler vereceği, gazetelerde “Haram Lig’in helal takımı” diye manşetler atılacağı?
Bütün suç TFF’de. Daha baştan Fenerbahçe’yi küme düşürseydi, Aziz Yıldırım’a men cezası verseydi kendisi de, ülke futbolu da rahat ederdi.

YAZICI AMELİYAT OLUYOR

Bursaspor’da geçtiğimiz dönemlerde Başkan adayı olan Hayri Yazıcı’ya, pazartesi günü İstanbul Memorial Hastanesi’nde bir ameliyat gerçekleştirilecek. Sağlığı için gerekli olan bu ameliyat öncesi Bursaspor camiası ile birlikte bizler de Yazıcı’ya acil şifalar diliyoruz.