Cinayet gibi kaza

 Yazık.
Bu kadar olumlu gelişmelerden sonra üstümüze bomba düştü sanki.
Yetiştirdiğimiz çiçekler bile şaşırdı:
Açsın mı, açmasın mı!
Basında genelde "Cinayet gibi kaza" başlıkları kullanılır. Bizimki de o cinsten. Daha önce de yazdığım gibi, Bursaspor'da mali ve hukuki konular genelde bir sır gibi saklanır. Şeffaflık bir türlü gelemedi bu kulübe.
Bu yüzden ceza olayının tam nedenini 3-5 kişi dışında kimse bilmiyor, bilemiyor.Sadece yüzeysel gelişmeler ve açıklamalar var. Ancak, Portsmouth kulübünün iflası ile gelişen süreçte, buraya yapılacak ödemelerde gevşeme olduğu da ortada. Çünkü UEFA'nın ısrarla üzerinde durduğu kelime hep aynı:
Gecikme.
UEFA, mali konularda bu kelimeyi duymak, parayı kimseye kullanma fırsatı vermek istemiyor.
Ben burada 2 avukatın görüşlerine yer vereceğim. Bu cezaya ışık tutması açısından.
Birincisi, Öztürk Yazıcı. Bursaspor'un hukuk işlerinden sorumlu yöneticisi. 27 Şubat'ta yerel basına bakın nasıl açıklama yapmış:
"Geç ödeme yapılmasından dolayı bu ceza geldi. Cumartesi günü İsviçre'ye 2 avukat gönderdik ve bizi savundular.Açıkça söylemek gerekirse 200 bin avroluk ceza bizim için şans. UEFA bu konularda çok acımasız. Avrupa kupalarından men cezası bile çıkabilirdi"
İkincisi Yunus Egemenoğlu. TFF yönetim kurulu hukuktan sorumlu eski yöneticisi. O da dün bana şöyle konuştu:
"UEFA Tahkim Kurulu'nun Bursaspor'a verdiği ceza, hukuka aykırı ve çok ağırdır. Derhal ihtiyati tedbir talebinde bulunulmalıdır. Ben konuyu çok iyi biliyorum. Kulüpler arası ihtilaf varken, Bursaspor kasasında para olduğu tespit edilmiştir. Yani, Bursa'da bir mali aksaklık yoktur. Böyle bir durumda Tahkim Kurulu'nun ceza vermesi, Kulüp Lisans Sistemi Statüsü'ne aykırıdır. CAS'tan bu cezanın kaldırılacağına inanıyorum. Bursaspor bana bu konuda bir görev verirse, seve seve üstlenirim"
Bu arada UEFA'ya yakın önemli isimlerin yorumu da var. Onu da es geçmemek lazım:
"Beşiktaş'ın zaten elle tutulacak yanı yok. Ancak onları tek hedef değilmiş gibi göstermek için Bursaspor ve Gaziantep'i de yaktılar."