Bu yasakçı kafa neyin, hangi çağın kafası?

Futbolda müthiş tesisleşme hamlesi yaşıyoruz. Ağırlıklı devlet, bazı kentlerde Bursa’da olduğu gibi yerel yönetimlerin finansmanı ile dev bütçeli yatırımlarla, çağdaş, konforlu, futbolda son derece gelişmiş ülkelerde dahi hayranlık uyandıracak statlar yapıyoruz.
Bitenler var, inşaatı sürenler var. Bütün bu yatırımlar bu ülke insanı, futbol severler daha iyi koşullarda futbol izlesin, ülke kulüpleri daha fazla kaynak sağlasın diye yapılıyor.
6222 sayılı ‘Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesi’ne dair yasamız var.
Suçları bireyselleştiren.
e-bilet uygulaması var. Taraftarın oturduğu yer belli. Statların her yeri kameralar ile dolu.
Yasaya aykırı hareket edeni tespit için her türlü teknoloji varken, Başakşehir maçına gitmiş 16 bin 482 kişiye birden ceza vermenin mantığı nedir?
O gün statta işsizi, öğrencisi, öğretmeni, mavi yakalısı, beyaz yakalısı işvereni, bürokratı, bir kentin, ülkemiz insanının bir kesiti var. Seçimlerde oy veren, iktidarı, muhalefeti belirleyen, çalışan, iş yaratan insanlarımız, üstelik sisteminizin yarattığı Hüseyin Göçek’e rağmen stattaki büyük çoğunluğun hiçbir olumsuz davranışı yok.
Ey TFF, ey PFDK… 6222’ye rağmen, gelişmiş teknolojiye rağmen, hangi akılla stada girenlerin tamamını cezalandırıyorsunuz?
Ligin ilk yarısı ülke statlarının doluluk oranı yüzde 27. Bu statlar kimin vergileriyle, kimin için yapılıyor? Siz bu ülke insanı ile dalga mı geçiyorsunuz? Neredeyse tamamı batık olan kulüplerin en önemli gelir kaynağını nasıl engellersiniz?
Sürekli seyircisiz oynama cezaları ile bu kulüpler kombine satabilir mi?  Maç günü geliri elde edebilir mi? Fenerbahçe maçında 1-1,5 milyon ekstra hasılat yapabilecek Bursaspor Kulübü’nün gelirlerini nasıl gasp edersiniz? Kulüplere böyle mi kaynak yaratacaksınız?
Türk futbolunun marka değerini böyle mi artıracaksınız?
45 bin kapasiteli dünyanın heyecan verici 10 stadından birinde seyircisiz maç oynatarak mı?
Bu yasakçı kafa neyin, hangi çağın kafası?