Hava Durumu

Bursa bu çığlığı duy! Yoksa çok geç olabilir

Yazının Giriş Tarihi: 29.03.2017 04:14
Yazının Güncellenme Tarihi: 29.03.2017 04:14

Bursa'nın öncelikli çözüm bekleyen sorunları nelerdir diye sorsanız vereceğim yanıt şu olurdu.
Trafik, hava kirliliği ve uyuşturucu.
Elbette daha fazlası da var.
Günümüzde öne çıkan üç unsur bunlardır.
Üç sorunun da çözümünün ortak noktası, ilgililer kadar kentte yaşayan herkesin sorumluluğundadır.
Bunun için bilinçli ve duyarlı birey olmak gerekiyor.
Yazının girişinde vurgu yaptığım şemanın üçüncüsü olan uyuşturucunun gençler dolayısıyla da ailelerinde yarattığı travmadan söz etmek istiyorum.
Geçtiğimiz günlerde Yıldırım Demetevler Mahallesi'nde uyuşturucuyu protesto eden mahalle halkının Ankara yolunu bir süre trafiğe kapatması, sorunun ne kadar korkunç boyuta geldiğinin kanıtıdır aslında.
Mahalleli protestolarının gerekçelerini anlatırken çok net anlaşılıyor ki, bıçak kemiğe dayanmıştır.
Okuyunca size de "Aman Allahım" dedirtecek o anne ve babaların yardım çığlıklarını aynen aktarıyorum:
"Mahallemizde uyuşturucu satılıyor. Çocuklarımız evden dışarıya çıkamıyor. Hatta okula bile gidemiyor. Önlem alınmazsa 16 Nisan'daki referandumda biz de oy kullanmaya gitmeyeceğiz"
İki çocuk annesi bir bayanın da adeta isyan eden sözleri insanın kanını donduruyordu:
"10 ve 14 yaşında iki çocuğum var. İkisini de uyuşturucuya alıştırdılar. Sabah okula göndermeye korkuyoruz. Ben çocuklarımı kurban ettim. Başka çocuklar kurban olmasın"
Torunları uyuşturucu kullanan yaşlı teyze de:
"Sizler gece uyurken ben sabahlara kadar köşe başında mahalleyi bekliyorum. Mahallemizde her türlü uyuşturucu rahatça alınıp satılıyor. Artık başa çıkamıyoruz. Biri 13 diğeri 10 yaşındaki torunumu kurban ettim. Benim çocuklarıma zorla içiriyorlar"
Aynı bölgedeki bir okulun güvenlik görevlisi ise:
"Ben okulda bin 650 öğrenciden sorumluyum. Çocukların bir kısmı okuma yazma bilmiyor ama esrar ve hapı biliyor. Bunlara bizzat şahit oluyorum"
Bu kentte yaşayan herkes sorunu uyuşturucu kullanan kişiyle ailesinin arasındaki bir sorunmuş gibi asla değerlendirmemeli.
Nitekim uyuşturucu bağımlılığından kurtulabilmek için sadece kişinin çabasının yeterli olamayacağı bilinciyle sorumluluk üstlenmeliyiz.
Aksi takdirde hele ki bu ortamda sizin de çocuğunuz ya da yakınlarınızın potansiyel madde bağımlısı olabileceğini düşünerek toplamsal duyarlılık göstererek sorunun üzerine hep birlikte gitmeliyiz.

Antalya'yı, Konya'yı, Eskişehir'i kıskanıyorum

Hem de çok kıskanıyorum...
Dün sabah haber toplantısında bizim Süha Gürsoy, konuyu gündeme getirip "Neden Türk milli takımımızın maçları Timsah Arena'da oynanmıyor" diyerek serzenişte bulunuyordu.
Hiç de haksız sayılmaz.
Spor şehri yakıştırması yapılan kentimizde 44 bin kişilik 2014 model stadımız var ama demek ki sorun da var!
Size bir şey söyleyeyim.
Timsah Arena'nın TFF tarafından dikkate alınmayışının sebebini daha net anlayabilmeniz için son iki yıl içinde açılan Vodofane Arena, Antalya, Trabzon ve Eskişehir statlarını görmeniz gerekir.
İşte o zaman milli maçların niçin Timsah Arena'da oynanmadığı sorusunun yanıtını bulacaksınız...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.