Bunu yapanların bu kente düşmanlığı var demek ki

Bursa'nın pek çok özelliğinin yanında aynı zamanda deniz kenti olduğu gibi bu ayrıcalığımızın korunup kollanmasının burada yaşayanlar olarak hepimizin sorumluluğunda olduğunun kimse farkında değil.
Geçenlerde Büyükşehir Belediyesi Sahiller Dairesi Başkanlığı'nca Dünya Çevre Günü etkinlikleri kapsamında Mudanya'da deniz dibi temizliği yapan dalgıçlar, sudan çıkardıkları teneke kutu, plastik ve cam şişeler, klozet, soba kazanı, metal atıklar ile otomobil lastiği gibi atıkları sergileyerek denizin ne şekilde kirletildiğini gözler önüne sermişler.
Denizin içinden çıkarılanları görenleri hayrete düşüren bu çirkinliği yapanların bu şehre düşmanlıkları olduğu kanısındayım.
Nitekim gelip görenlerin hayran kalıp burada yaşama hayalleri kurduğu kentimize herhalde yapılacak en büyük kötülük güzelliklerini yok etme çabası olacaktır.
Kimse kusura bakmasın, bu denli sert sözlerle deniz kirliliğine vurgu yapmaktaki amacım; bilinçsizce, düşüncesizce atılan atıkların deniz tabanında oksijensizliğe yol açması bunun da denizlerdeki canlıları yok ettiğine ilgiyi çekebilmektir.
Bu arada dalgıçların Mudanya sahilinde denizden çıkardıkları atıkları sergiledikleri etkinlikte ayrıca kentimiz sahillerindeki canlı yaşamı gösteren yüzlerce canlının fotoğrafları da aynı anda sergilenerek vatandaşların deniz kirliliğine karşı duyarlı olmaları istenmiş.

*İnegöl eğitim şehri olmaya aday

İnegöl Belediye Meclisi, Uludağ Üniversitesi İnegöl Yerleşkesi'nin iyileştirilmesi projesi için bütçeden 100 bin liralık kaynak aktarımı için karar almış.
Hatırlanacağı gibi bir süre önce de İnegöl Ticaret Sanayi Odası da aynı gerekçe ile aynı miktarda bağışta bulunmuştu üniversiteye.
Bu gelişmelerin hepsinin nedeni İnegöl halkının yıllar yılı hayali olan bağımsız bir üniversitenin ilçeye kurulması haberinin yaklaştığının ayak sesleridir.
Arzulanan üniversitenin İnegöl'e kurulmasını Belediye Başkanı Alinur Aktaş bakın ne de güzel özetlemiş:
"İnegöl'ün başka öncelikleri de var ama ilçenin sosyalleşmeye çalışan bir toplum olduğunu düşündüğümüzde ortaya çıkan gerçek, üniversite olmazsa olmazımızdır" şeklindeki sözlerinin sonunda da, "Müjdeli haberi her an duyabiliriz" demiş.

*Karacabey Türkiye ekonomisine güç katıyor

Karacabey, gıda tarım ve hayvancılıkla birlikte sanayi faaliyetlerinin bir arada yapılabildiği önemli bir ilçemizdir.
İstanbul Sanayi Odası'nca gerçekleştirilen, "Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması"nda Karacabey'de faaliyet gösteren Sütaş AŞ 51., Matlı Yem AŞ 144. ve Tarfaş AŞ de 423. sıradan listeye girerek başarılarını kanıtlamışlardır.
Bu üç firmanın yanı sıra yaptıkları ihracatlarla Karacabey'in adını yüzün üzerinde ülkede duyurması, Bursa'nın ilçeleriyle birlikte ülke ekonomisine ciddi ölçüde katkı sağlıyor olduğunun göstergesidir.