Adayların dernek ve meslek odalarıyla güç gösterisi

Ankara’da, iktidar ile muhalefet partilerinin dozunu aşan sözlü tartışmaları halk nazarında kaygı verici boyutlara ulaşmıştır.
Kavgada dahi söylenmeyecek hatta suç sayılabilecek söylemlerde bulunan parti liderlerinin bu tutumu ülkede huzur ortamını da geriyor.
Her gün, çeşitli sivil toplum kuruluşları, meslek odaları
bazı üniversitelerde karşıt görüşlü öğrenci eylemleri bizlere 80’li yılları hatırlatıyor.
Ankara’daki siyasi kaos yansımaları ülke geneline de yansırken bir yandan da seçim teranesidir gidiyor.
Biz meseleyi Bursa açısından ele aldığımızda karşımıza çıkan görüntü bu.
Milletvekilliği aday adaylığı başvuru süresi geçen hafta AK Parti’de son bulurken, MHP, CHP ve diğerlerinde ise süreç devam ediyor.
Şu ana kadar aday adayı olduğunu açıklayan yaklaşık 400 civarında isim var.
Bu sayının daha da artabileceği tahmin ediliyor.
Aday adaylarıyla yaptığımız görüşmelerde en çok dikkatimizi çeken konu şuydu.
Milletin temsilcisi olabilmek adına aday adayı olan isimlerin tahsili, yaptığı işi ya da kişiliğinden çok hemşeri derneklerin adını telaffuz etmeleridir.
Neredeyse adayların tamamı diyebileceğimiz şekilde, arkalarında bin, iki bin, üç bin kişinin aileleriyle birlikte bu sayının 10 binlere ulaştığını ima ettiği, falanca derneğin de arkasında olduğunu söylüyor.
Halbuki, nüfus sayısı oranına göre bu tür ucuz siyaset anlayışı çok geride kaldı.
Eğitim seviyeleriyle, iş ve mesleki başarılarıyla, insan ilişkileriyle, bilgi ve tecrübeleri, insanların yaşam standartlarını yükseltmeye yönelik hedefleri gibi kıstasları olması gerekirken dernek ve meslek kuruluşları adını kullanarak güç gösterisi yapmaya çalışmak yeni Türkiye hedefinin gerisinde kalmış uygulamadır.

Yıldız’ın kozu hemşerileri

Dün ilk aday adayı konuğumuz, Zafer Yıldız oldu.
Yıldız, her ne kadar Muş doğumlu olsa da uzun yıllardır Bursa’da yaşıyor.
Fazilet Partisi’nden bir dönem belediye meclis üyeliği de yapan Zafer Yıldız, AK Parti’nin kuruluşunda da yer almış bir isim.
Partinin kurucu üyeliğinden başlayıp iki dönem il genel meclis üyeliği daha sonra da il yönetim kurulu üyeliğine kadar görev üstlenmiş olması teşkilat içindeki tanınırlık oranını da artırmıştır.
Bursa’daki doğu ve güneydoğu bölge halkının desteğiyle aday adayı olduğunu anlatan Zafer Yıldız, yeni Türkiye yolundaki hedefinin güçlü Bursa güçlü Türkiye olduğunu belirtiyor.
“Halkımız ile birlikte kalkınmanın devamlılığı için ve Bursamızın Ankara’da daha güçlü temsili için AK Parti milletvekilliğine aday adayı oldum” diyen Yıldız, adaylık açıklamasında katılımcılara kentin yeni logosu olan lale dağıtmasıyla da dikkati çekmiştir.

CHP’de öne çıkabilecek isim 

Aday adaylarının medyamıza gelerek bizleri ziyareti her gün artarak sürüyor.
Bu ziyaretlerden memnunuz.
Çünkü, ülkeyi yönetmeye aday adayı olan isimleri yakından tanıma fırsatı buluyoruz.
İşte bunlardan biri ve aynı zamanda dostumuz olan Ziraat Mühendisi Orhan Sarıbal.
Sarıbal, kentin doğu bölgesi daha doğrusu toprağın işlendiği Gürsu, Kestel, Yenişehir ve İnegöl’de bilinen bir isim...
Aday adaylığı süreci 1 Mart’a değin sürecek başvuruların CHP’de, AK Parti’ye oranla haliyle sahaya inen aday adayı sayı daha az şimdilik.
Buna rağmen erken kalkan yol alır deyimini doğrular şekilde halkın arasına inen CHP’li aday adaylarından biri de Orhan Sarıbal’dır.
Dün ziyaretimize gelen Sarıbal’a niçin milletvekili aday adayı oldunuz sorumuzu, 
“İşçinin, köylünün, memurun, esnafın, emeklinin ve yoksulun sesi olmakla birlikte eşit, özgür, adil sömürüsüz, savaşsız bir dünya ve Türkiye’yi kurma yönünde çaba harcamak, üretilenin hakça paylaşılmasını sağlamak için aday adayı oldum” şeklinde yanıtlayan Orhan Sarıbal’ın mesleki farklılığıyla önseçimden iyi bir sıralamanın için yer alacağı kanısındayım.