Kadro derinliği olmayınca

Tamam kabul ediyorum zor maçtı… Üç gün içinde zorluk derecesi yüksek aynı rakiple iki maç oynamak kolay bir şey değil. Ama ne olursa olsun sen son şampiyonsun böyle mağlup olmaya da hakkın yok!
Bursasporlu bütün oyuncular, kaleci Yavuz'dan en uçtaki Pinto'ya kadar çok kötü bir oyun ortaya koydular. Bu durumu kabul edebiliriz ama çok kötü koşmalarını kabul etmek mümkün değil. Çünkü üç gün önce çok koşarak dört gol atan Timsah değil miydi? Rakip Sivasspor'un bu maçı rövanş olarak görüp konsantrasyonunu en üst noktaya çıkaracağı belliydi. Aynı zamanda taktiksel anlamda alan daraltıp, Grosicki ve Pedriel ile oyunu genişleterek Eneramo ve Erman ile birlikte merkezden gelecek oyunculara alan yaratma fikri bir taktiksel hazırlıktı ve tuttu.
Rıza Çalımbay'ın başarılı 11'e dönerek savunmanın solunda Ziya'ya merkezde de Kadir ve Kıvanç'a dönmesi orta alanın dinamizm kazanması açısından çok önemliydi. Bir de topu kaybettiklerinde Kıvanç'ın Batalla'ya odaklanması, Arjantinli'nin hem oyununu etkiledi hem de üretkenliğini bitirdi.
Açıkçası; iyi hazırlanan disiplinli olup rakibi ciddiye alan takımın kazanması beklenen bir şey ama üç gün önce dört attığın takımdan dört yemek olacak iş değil. Ayrıca yenen goller de Bursaspor'a yakışmadı. Geçen yıllarda altılı ve yedili rotasyonlar yapma cesaretini gösteren Ertuğrul Hoca'nın bu maçta rotasyon yapacak kaliteli kadro derinliğini bulamaması enteresan. Çünkü Bursasporlu oyuncularda bu maçla ilgili fiziksel ve mental düşüş beklenen bir şeydi.
Pınto'nun attığı golün verilmeyişi, hakem Süleyman Abay'ın niyetini ortaya koyuyordu.  Kendine bu kadar güveni olmayan, verdiği kararlarda endişeli tavırlar sergileyen hakem Abay da Bursaspor kadar beni şaşırttı.