Ayıp temizlendi

Rakibin gücü belli, futbol anlayışları ve oyuncu kaliteleri kısıtlı.
Tek yaptıkları şey koşup mücadele etmek.
Bu tip takımlar karşısında golü buluncaya dek sıkıntı olur.
Çünkü golsüz geçen her dakika rakip için öz güven oluşturur.
İlk maçtan dersler çıkartan Timsah, bunun bilincinde olarak rakibe bu anlamda hiç şans tanımadı.
Birinci dakikadan itibaren rakibe baskı kuran, oyunu hem dikine hem enine oynayarak ve rakibin dengesini bozarak 23. dakikada işi bitirdi.
Bu dakikadan sonra rahatlayan Yeşil Beyazlılar oyunun mutlak hakimi olarak, Pinto, Batalla işbirliğinden Pinto ile şahane bir gol buldu.
Sonra da Pinto’nun boş geçtiği topta Batalla ayak içi yaparak farkı 3’e çıkardı.
Bu gol Bursasporlu oyuncuları soyunma odasına ne kadar moralli gönderdiyse, Fin takımı KuPS’u da bir o kadar endişeli gönderdi.  
45’te Ertuğrul Sağlam’ın, Hakan Aslantaş’ı disiplinden uzaklaşmasına kızıp kenara alması çok doğruydu.
Sağlam’ın genç Ozan Tufan’ı sahaya göndermesi zaman açısından isabetliydi.
Ozan’ın sahadaki duruşu ve attığı mükemmel gol onun erken kazanılması adına çok önemliydi.
İsmail Haktan’ın da artık bu takımın sürekli oyuncusu olması gerekir.
Orta alanda Musa Çağıran, gerçekten çok formda.
Bir de fizik kalitesine koşu kalitesini ekleyince, keyifli bir oyuncu ortaya çıkıyor.
Merkezdeki koca oğlan N’Diaye rakibi adeta ezdiği gibi takım için de müthiş bir dinamizm.
Dün geceki oyununu müthiş bir golle süsleyerek gecenin parlayan yıldızı oldu.
Sonuçta alınan farklı galibiyet moral açısından çok önemliydi ve beklenen bir şeydi.
Asıl önemli olan Yeşil Beyazlı oyuncuların inancı ve kazanma isteğiydi.
Yoksa başka türlü bu ayıp temizlenmezdi.