Yazıktır beyler, çok çok da ayıp!

“Temizlik, medeniyet ve insaniyet adına destanlar yazan bir ecdadın torunlarıyız. 
Ama fotoğrafta yansıyan bu görüntü bizlere hiç yakışmıyor.  
Büyük emeklerle oluşturulan parklarda yiyip içtikten sonra oluşan çöpleri ortada bırakıp veya gelişigüzel atarak etrafımızı kirletmemeliyiz.
Yürek sızlatan ve duyarsızlığın tipik bir örneği bu fotoğrafı Nilüfer, Başevler Bölge Parkı’nda çektim.  
Keşke parklarda, işyerinde, apartmanınızda, trafikte diğer sürücülerle, binbir emekle satın aldığımız evlerimizde ailemizle velhasıl başkalarının haklarına saygı göstererek, sevgi içinde huzur içinde yaşayabilsek. 
Manevi değerlerimizi kaybettikten sonra 5G internetin, son model cep telefonu ve arabaların, en görkemli sitelerin, en parlak boyalı cicili-bicili okulların ne önemi var?. Daha temizliği bile öğrenemediysek..”
***
Mutlu pazarlar sevgili okurlarım;
Geçen çarşamba ekranıma düşen bu fotoğraf ile kısa, fakat çok anlamlı üst yazının altında okurum R.D’nin imzası var.
Mail’i inceleyince ‘yazıktır beyler.. Çok çok da ayıp’ demekten kendimi alamadım. 
Adam gelmiş, parkta dolaşmış, gölgeye oturup hem yemiş, kolasını yudumlamış. Sonra da tüm çöpleri orta yerde bırakmış, basmış gitmiş.. Yolun açık olsun(!)..
İnsan utanır be kardeşim..
Büyükşehir Bld. eski Bşk. Sn. Erdem Saker’i anımsadım bir anda.
Saker Başkan bir yaz gecesi yakın dostu rahmetli Semih Hısımcıl’la Kültürpark’a yeni yapılan çalışmaları denetlemeye gitmiş.
Derken efendim, parkın tenha yollarından birinde bankta yan yana oturmuş genç bir çiftle karşılaşmışlar. Genç çift, çık çıt çekirdek yiyor. 
Ama tüm kabuklar önlerinde, yol ortasında adeta minik bir tepecik oluşturmuş.
Hadisenin en yakın tanığı rahmetli Semih Abi anlatmıştı:
Erdem Başkan genç çiftin önünde durmuş. ‘Çocuklar parkımızı beğendiniz mi?’ diye güleç bir yüzle sormuş.
Gençler ayağa kalkmışlar ve ‘beğendik, çok güzel her şey başkanım’ demişler.
Erdem Bey bunun üzerine alı al, moru mor; adeta bir patlamış ki Allah Allah:
“Ben de size misafirliğe geleceğim. Çekirdek getirip kabuklarını salonun ortasına fırlatıp atacağım’ demiş ve hızla yanlarından uzaklaşmış.
Semih Hısımcıl, ‘biraz yürüdükten sonra dönüp baktım. Genç çift, yere eğilmiş kabukları elleriyle topluyordu’ diye anlatmıştı..
Bu kent için unutulmayacak isimlerdir onlar.
Semih Abi’ye Allah rahmet eylesin. Erdem Başkanım’a da daha nice sağlıklı yıllar..
Keşke Saker’in bu zarif bombardımanından ders alınsa. 



Pazar neşesi

İYİ HABER:- “Adam akşam eve çok yorgun gelir. Yemekte ev halkına şöyle der:
‘Size bir iyi, bir de kötü haberim var’. 
Aile çok heyecanlanır. Önce iyi haberi dinlemek isterler. 
Adam anlatır :
‘Patronum maaşımı 3 milyardan 10 milyara çıkardı’. 
Aile sevinçten havalara uçar. Sıra kötü habere gelir. Adam ürkek bir ifadeyle konuşur:
‘Ama işten atıldım!.’ (Teşekkürler Ali YILMAZ)

Yeni çıkan bir kitap

‘SENSİZ’:- Genç yazar Jasinda Wilder’ın Amerikan gençliği arasında bir fenomene dönüşen ‘Falling’ serisinin üçüncü romanı ‘Sensiz’, Pena Yayınları tarafından yayınandı.New York Times, Wall Street Journal ve USA Today’in çok satanlar listesine girmeyi başaran Wilder, ayrı dünyalara ait iki gencin her şeye rağmen tutkuyla devam eden aşkını anlatıyor. Bu bir fedakarlık, aile, dostluk ve aşk öyküsü..